41,8775$% 0,25
48,8627€% 0,46
56,2498£% 0,26
5.683,54%-2,39
9.904,00%0,43
39.492,00%0,43
4.226,98%-2,33
10.208,76%-1,56
Topal, Türkiye ekonomisinin en güçlü üretim kolonlarından biri olan tekstil ve hazır giyim endüstrisinin, yanlış politikalar ve yetersiz destekler nedeniyle ivme kaybına uğradığını söyledi. “Hazır giyimde rekabet gücü endeksinin 1989–2001 ortalamasının 149,7’den 2024’te 5,77’ye düşmesi, ekonominin en dinamik sektörlerinden birinin alarm verdiğini göstermektedir,” ifadelerini kullandı.
Anahtar Parti Düzce İl Başkanı Düzce Topal, tekstil ve hazır giyim endüstrisinin sadece bir üretim alanı değil, Türkiye’nin sanayi kültürünün taşıyıcı omurgası olduğunu belirterek, bu alandaki erimenin istihdamdan ihracata kadar tüm ekonomiyi etkilediğini söyledi.
“Bu sektör yalnızca milyonlarca kişiye iş imkânı sağlamıyor, aynı zamanda Türkiye’nin küresel marka değerini temsil ediyor. Ancak bugün geldiğimiz noktada, birçok üretici kapanma riskiyle karşı karşıya. Girdi maliyetleri artıyor, kur oynaklığı plan yapmayı imkânsız hale getiriyor, finansmana erişim neredeyse durma noktasında,” dedi.
Topal, özellikle enerji, hammadde ve işçilik giderlerindeki artışların üreticinin rekabet gücünü azalttığını, buna ek olarak yeşil mutabakat uyum maliyetlerinin de küçük ve orta ölçekli işletmeleri zorladığını dile getirdi.
Düzce İl Başkanı Topal, özellikle depremden etkilenen illerde tekstil işletmelerinin yaşadığı zorluklara değindi. “Deprem bölgesinde sektöre özgü yeniden yapılanma modeli uygulanmadı. Gaziantep ve Kahramanmaraş başta olmak üzere birçok ilde konkordato ilan eden firma sayısı artıyor. Bu tablo, sanayicinin artık nefes alamadığını gösteriyor,” dedi.
Topal, 2018–2025 döneminde konkordato sayılarında tekstil sektörünün ikinci sırada yer aldığını hatırlatarak, “Türkiye’de üretim gücünün kalbi yavaşlıyor. Sanayici üretimi bırakmaya zorlanmamalı, tam tersine maliyetleri düşüren, yatırımı teşvik eden politikalarla desteklenmelidir,” değerlendirmesinde bulundu.
Topal, sektörün halen küresel ölçekte önemli bir oyuncu olduğunu ancak avantajını kaybetmeye başladığını ifade etti.
“2023 verilerine göre Çin yaklaşık 300 milyar dolar ihracatla açık ara lider. Türkiye ise yaklaşık 32 milyar dolarlık ihracatla 6. sırada bulunuyor. SGK verilerine göre sektörün toplam istihdamdaki payı %6,5 civarında. Ancak bu tablo sürdürülebilir değil. Yüksek maliyet ve belirsizlik, ihracatta fren etkisi yaratıyor,” dedi.
Topal, pamukta net ithalatçı konuma düşülmesinin de stratejik bir hata olduğunu belirterek, “Pamuk üretiminde Harran, Amik, Çukurova ve Aydın ovaları devreye alınmalı. Verimli topraklarımız atıl durumda. Bu planlama yapılmazsa dışa bağımlılık daha da artacak,” dedi.
Anahtar Parti İl Başkanı Metin Topal, partisinin tekstil ve hazır giyim sektörünü yeniden güçlendirmeye yönelik çözüm önerilerini şu başlıklar altında paylaştı:
Fason üretim modelinden çıkış, özgün tasarım ve koleksiyon geliştirme, yurtdışında mağaza ve e-ticaret yatırımlarına destek verilmesi.
Tasarım ve Ar-Ge merkezlerine seçici teşvikler, üniversite-sanayi işbirliği mekanizmalarının güçlendirilmesi, fuar ve yarışma desteklerinin artırılması.
Karbon ayak izini azaltan yatırımlara düşük faizli kredi-hibe mekanizmaları, organik ve geri dönüştürülmüş ürün üretimine yönelik finansal destek.
Lojistik merkezleri kurulması, demiryolu-liman bağlantılarının artırılması, organize sanayi bölgelerinde dijitalleşme ve süreç hızlandırma adımları.
Eximbank kredi-sigorta kapsamının genişletilmesi, KOBİ’lerin finansmana erişiminde kolaylık sağlanması, teşviklerde sadeleşme ve dijital rehberlik hizmetleri.
Yenilenebilir enerji yatırımlarıyla enerji giderlerinin azaltılması, yerli pamuk ve sentetik iplik üretiminin artırılması, SGK ve vergi indirimleriyle sanayiciye nefes aldırılması.
Küresel pazaryerlerinde rekabeti güçlendirecek eğitim ve teşvik programları, dijital dönüşüm odaklı KOBİ destekleri.
Afrika, Orta Doğu ve Latin Amerika pazarlarında ticaret ataşelikleri kurulması, serbest ticaret anlaşmalarının (STA) kapsamının genişletilmesi.
Sektöre özel meslek liseleri ve yüksekokullar açılması, sanayi içinde uygulamalı eğitim sisteminin yaygınlaştırılması, dijital ve sürdürülebilirlik becerilerinin geliştirilmesi.
Tekstil, hazır giyim ve hammaddeleri kapsayan Ulusal Rekabetçilik Stratejisi hazırlanması, sektörel paydaş platformlarıyla sürekli veri takibi yapılması.
İl Başkanı Topal, Türkiye’nin pamuk üretiminde yeniden ivme kazanması gerektiğini vurguladı.
“Harran, Çukurova, Amik ve Aydın ovalarında üretim planlaması yapılır, makineleşme artırılır ve AB kırsal fonları etkin kullanılırsa, pamukta yeniden ihracatçı konuma gelmemiz mümkündür. Bu sadece tarımsal değil, sanayi zincirinin yeniden inşası anlamına gelir,” dedi.
Açıklamasının sonunda İl Başkanı Metin Topal, sanayi politikalarının üretim ve ihracat temelli şekilde yeniden yapılandırılması gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Ülkenin emeğini ve sermayesini taşıyan sanayiciyi sektörü terk etmeye zorlamak yerine, maliyetleri düşüren, yatırımı ve ihracatı artıran, nitelikli istihdamı destekleyen akılcı politikaları hızla hayata geçirmek zorundayız.
Türkiye, üretimden koparsa refahtan da kopar. Anahtar Parti olarak bizim vizyonumuz net: Üreten Türkiye, güçlü Türkiye’dir.”
Topal, açıklamasını partinin sloganıyla noktaladı:
“Daha iyisi mümkündür. Yeter ki üretim planlı, adalet dengeli, rekabet akılcı olsun.”
Kira Krizi Büyüyor, Anahtar Parti Gerçek Çözümü Sunuyor!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.